yatsi VAKTİ
Yurt dışı konaklama deyince, gezmekten kasıt tatil değil, keşif; konaklamadan beklentimiz de yayılma, otel keyfi yapma değil, güvenli ve temiz asgari koşullarda uyuma ve dinlenmedir. Tesiste değil şehirde zaman harcama mantığı gütmekteyiz.
Barınma ihtiyacına ek olarak sosyalleşme koşulları da önemli bir kriter. Bu yüzden biz genellikle hostel, camping, couchsurfing ve airbnb seçeneklerini tercih ediyoruz.
Keşfetmeye çıktığımız ülkenin kültürü, ekonomik koşulları, turizm potansiyeli, backpacker potansiyeli, iklimi ve şehir koşulları nasıl konaklayacağımızı belirler. Temel prensip ve türlendirme hepsinde yakındır, geleneksel konaklama türlerini aşağıda kapsamaya çalıştık;
Bildiğin otel. Tipleri vardır:
RO, Room only, sadece oda tutulur. Yemek hizmeti olmaz. Onu da biz verelim, bkz: yeme içme
BB, Bed and breakfast: (OK – Oda kahvaltı): Oda ve erken saatte kahvaltı hizmeti.
HB, Half Board, (YP – Yarım pansiyon): Odanın yanı sıra kahvaltı ve akşam yemeği vardır.
FB, Full Board, (TP – Tam Pansiyon): Oda, kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği dahildir.
AI, All in, (HD – Her Şey Dahil): Oda, üç öğün yemek, ara yemekler, belirli limitler dahilinde içecekler.
EAI, Extra All inn, (UHD – Ultra Her Şey Dahil): Oda, üç öğün yemek, ara yemekler, belirli limitlerde saat sınırı olmaksızın içkiler.
Canımız, ikinci evimiz. Oda değil de yatak tutulan (Oda da olabilir) paylaşımlı kullanım esasına dayalı, çok farklı türleri olan, backpackerların yuvası; evi ve çantasından sonraki üçüncü evi. Ucuz barınma ihtiyacını giderir, daha önemlisi ciddi şekilde sosyalleşmeye yarar ve birçok güzel fasilite de barındırabilir.
Aslında hostel mantığındadır. Evi paylaşıma açık olan bir girişimcinin odalarını ya da odalardaki yatakları kiralaması mantığındadır. Hostelin neredeyse aynısıdır sadece genelde işletme değil bir evdir. Banyosu, mutfağı falan bildiğimiz ev gibidir. Ev sahibi ve ailesi de genellikle burada kalır. İyi bir ev sahibine denk gelirseniz de çok eğlenir, şehirle ilgili de süper tüyolar alırsınız. Yurt dışı konaklama da tercih edilebilir.
Genelde yol kenarlarında bulunan, sadece yatıp kalkmaya yarayan, otopark harici hiçbir fasilitesi bulunmayan tesislerdir. Şehirler arası mesafelerin çok uzak olmasından doğan ihtiyaçla Amerikan işi olsa da diğer kıtalarda da yurt dışı konaklamalarda ufak ufak yaygınlaşıyor. Sadece yol üstü dinlenmek için hazır temiz bir yataktan ibaret denilebilir.
Ülkemizde yeni yeni yaygınlaşmaya ve mocamp kültüründen uzaklaşmaya başlasa da özellikle Avrupa’da oldukça popüler. Kendi çadırınızla ya da campingin sağladığı kiralık çadırda veya alternatif yapılarda konaklamak nispeten ekonomik ve genelde oldukça eğlenceli bir yol. (Deneyimlerimizi mutlaka okuyun) Camping alanları tahmin edeceğinizden çok daha fazla fasiliteye sahip. Temel hizmetlerle birlikte, (Duş, çamaşırhane, tuvalet, market, eğlence yerleri, hatta havuz, bar, disko v.s.) karavan, prefabrik ev, çadır gibi konaklama seçenekleri sunan geniş bir kompleks düşünebilirsiniz. Avrupa’da neredeyse her büyük şehirde camping alanları bulabilirsiniz.
‘Kanepe misafirliği’ diye lezzetsiz bir şekilde Türkçeleştirilen bu tür, ücretsiz alternatifimizdir. Korkmayın ya da o nasıl oluyor demeyin.
Airbnb sitesinden beğendiğiniz ev, oda tekliflerini değerlendirebilir, şartları uygunsa kiralayabilirsiniz. Kimi zaman hotellerden dahi daha ekonomik olan bu alternatifte özellikle kalabalıkken bayağı tasarruf edilir. Ayrıca yine sosyalleşme ve yerel bir şeyleri daha yakından keşfetme için de hoş bir seçenek. Airbnb dışında da yerel seçenekler/siteler bulunmaktadır.
Home exchange gibi sitelerden aynı tarihte evlerini birbirine takas yöntemiyle kiralamak isteyen kişi ya da çiftlerin tercih ettiği bir yöntem. Biraz üst sınıfa hitap ediyor ama denk gelebilir. Siz Paris‘te 1 hafta kalırken, Parizien konuklarınız da sizin evde aynı hafta konaklıyor. Bir iki gün kesişememe durumu olursa orada otelde ya da burada arkadaşlarınızda veya otelde kalabilir günleri denkleştirebilirsiniz.
Hem ulaşımda kaybedilecek süreyi gece harcıyorsun, hem de güvenli bir şekilde uyuyorsun. Hem de ulaşım ve konaklamaya ayrı para vermiyorsun. Win win!
Interrailde 5,6 kez yapmıştık. Hiçbirinde de sorun olmadı. Sadece devam treninde ara durakta inilecekse tahmini varış süresine alarm kurmakta fayda var.
Londra, Edinburgh arası 8,5 saatlik otobüs yolculuğunda da denemiştik. Megabus çok rahatsızdı ancak neredeyse bedavaya gittiğimiz o yolda gayet de keyifliydi.
Tayland dönüşü de uykusuz son gecenin tüm acısı uçakta çıktı, üstüne 7,8 saatlik uçuşta da sıkılmamış olduk.
Bir gezginin en ucuz konaklama yöntemidir, bedavadır. Güvenli olmayan şehirlerde ve riskli biçimlerde oldukça pahalıya mâl olabilir. Uyku tulumu, mat gibi bir şeyler varsa rahat edersin, olmasa da ölüm değil. İklim şartlarının da müsait olduğu durumlarda, kalabalık gruplarda nöbetleşe uyku ile gayet güvenli konaklanabilir. Değerli eşyalar (Para, kartlar, pasaport, kimlikler, elektronik cihazlar ve telefon, hatta kıyafetler) bir emanet kasasına (ya da önce veya sonra kalınacak hostelin emanet odasına) bırakılarak özgürce uyunabilir, kimse size saldıracak değil çalacak bir şey olmayınca. “Homeless değil travellerız” hatırlatırız.